Sunday 13 December 2009

Kayıp kız


Daha 15 yaşındaydık , ilk arkadaşlık ,ilk sırlar ,ilk paylaşımlar ve ilk mutluluklar da yaşadıklarımız ,,Yüzümüzü daha hüzün kaplamamıştı ,gülüyorduk herşeye ,, 17 yaşımıza gelmiştik hayallerimiz vardı ben avukat olucaktım belki de hakim sen ingilizce öğretmeni olucaktın ,, Ne güzel hayallerdi ,, Birlikte ilk kitaplarımızı okuduk ,sen öğrettin bana Vasconcelos u şeker portakalını, güneşi uyandıralım ı ,deli fişeği .. Zeze yi birlikte okuduk ikimizin de hayaliydi artık Zeze :( Sonra bir gün ..

Öss sınavına sadece 1 ay kalmıştı başarılı olduğun için seni Ankara ya yolladılar ,hiç bir zaman ordan dönemedin bir daha ,,Ankarada kaldığın otelde ölü bulunmuşsun ,otopsi sonucu beyin kanaması :(
Haberi aldığımda olamaz dedim Ezgi ölemez ama yoktun,,
Mezarının başına gittim ağladım ,ama artık yoktun :(
Artık hiç yaşlanmayacaktın , ağlamayacaktın , gülmeyecektin her şey bitmişti ..
Sonra ben devam ettim hukukçu olamadım , ama mutlu da olamadım ondan sonra
Umarım gittiğin yerde mutlusundur ,umarım herşey güzeldir orda ,ölmek güzeldir Ezgi
Çünkü eğer ölmek güzel değilse bu avuntu benim yaşamamın anlamını da yok ediyor..

Ne demişti zeze;
bir daha dünyaya gelirsem bir külot düğmesi olarak doğmak istiyorum insan olmaktan ve bir zavallı gibi acı çekmekten iyidir ..

No comments:

Post a Comment